top of page

 Mars Retrosunda Neler Yapmalıyız,               Neler Yapmamalıyız;

Bugün Mars günü, bende astroloji sevenlerin son günlerde sık sık duyduğu Mars retrosundan bahsetmek istiyorum. Zira 27 Haziran-27 Ağustos arasındaki süreç, Mars’ı retro olmayanlar için hayli zorlu geçebilir. 2 yılda bir gerileyen Mars bu yıl 5 gezegenle birlikte gerileyeceği için ayrı bir önem kazanıyor.

 

Astrolojik terimlerle sizi fazla sıkmadan neler olabilir, neler yapabiliriz diye açıklamak istiyorum.  Aşağıda vereceğim bilgiler natal haritasında Mars’ı düz seyirde olanlar için geçerlidir. Toplumda retro olanlar sayı olarak daha az olduğu için, çoğunluk üzerinden yorum yazıyorum. Şayet Marsınız retro ise bu etkilerin tersini hissedeceğinizi bilerek okumalısınız.

 

Kişisel, melafik gezegen Mars astrolojide neyi temsil eder, retrosunda neler olabilir ona bakalım;

Şahıslar bazında bakınca; ilkel benliğimiz, olaylara verdiğimiz tepkimiz, dürtülerimiz, cinsel gücümüz,  yaşam enerjimiz,  mücadele alanımız, hızımız, hırsımız, adrenalimiz, öfkemiz, cesaretimiz, rekabet gücümüz, bıçak-kesici aletleri kullanma becerimiz, kan değerlerimiz, kas yapımız, cinsel organlarımız ve ameliyatlarımızı temsil eder. Peki şimdi gerilediği dönem ne olabilir; yukarda yazdıklarımın hepsinde yavaşlama, güç kaybetme, aksaklıklar, kazalar, enerjini içe çekilmesi, dürtüsel davranışlar, kan hastalıkları yaşanabilir. Hepimiz halsiz, yorgun, motivasyonsuz olabiliriz. Yani son günlerde; işe gitmek istemiyorum, halsizim, canım hiç istemiyor gibi cümlelerimizin müsebbi Mars retrosudur. Haritanızı biliyorsanız, 9 derece Kova ile 28 derece Oğlak burçlarında olan gezegenleriniz ve ev yerleşimleriniz, aktifleşecektir.

 

Toplumsal olarak bakınca; ülkenin gençlerini, çalışma hayatını, toplumsal gayretini, toplumsal tepkilerini, ordusunu, askerlerini, terörünü, düşmanlarını, yangın potansiyelini, iş ve işçi gücünü, grevlerini, motorlu taşıtlarını, sanayisini temsil eder. Gerilediği dönemde ise; şiddet artışı, saldırganlık, kan dökülen kavgalar, cinayet vakaları, tecavüz olayları, kazalar,  elektrik çarpması, savaş riski, para piyasalarında dalgalanma, işçi hareketleri, iş gücü kaybı yaşanabilir.

 

Sadece Mars değil şu anda 4 gezegen geriliyor, Merkür ile birlikte 5 gezegen gerileyecek. Yani bütün enerjiler içe çekilip, gerilmekte. Bir de tutulmalar eklenince bu yaz gerçekten hepimizi zorlayacak. Bu durum ülke haritamızın 8. evinde başlamasıyla, çocuk tecavüz ve ölüm haberleriyle kendini gösterdi :( 

7. evde tamamlanacak retro süreci, Ağustos ayında daha çok sınırlar, çatışmalar, savaş söylemleri, askeri hareketlilik, ekonomik çalkantılar olarak gündeme gelebilir.

 

Peki nasıl davranıp, neler yapmalıyız ki Kızıl Gezegenin gazabına uğramayalım. Öncelikle sakin kalmalıyız, çevremizdeki büyük çoğunluk aceleci, agresif, dürtüsel olabilir. Bu bilgiyi öğrendiğimiz andan itibaren, bu şekilde tepki vermememiz gerektiğini biliyoruz. İçimizde gereksiz kin, öfke, kıskançlık tutmamaya özen göstermeliyiz.

Yeni işe başlamak için uygun dönem değil; yorabilir, iş uzar, sorun çıkar. Bu dönem en iyisi mevcut işleri tamamlamak olacaktır. Yeni başlayacak ilişkilerde geçici hevesle çabuk bitebilir.

 

Yine motorlu taşıtlar, motorlu aletler, bıçak türü aletler, ateşli silah, spor aletleri alımı ve kullanımı için uygun dönem değildir.

 

Şayet maddi imkanınız uygunsa; Allah rızası için olmak şartıyla, kurban kesip kan akıtmak kazaların defini sağlayabilir. Kurbanı ihtiyaç sahiplerine de dağıtmak, engellenen kazanın pozitife dönmesini bile sağlayabilir.

 

Şayet kendinize uyumlamasını yaptığınız yakut, mercan gibi doğal taşlarınız var ise yanınızda bulundurmak, hatta uyuduğunuz yatağın altında demir-çelik madeni (bildiğimiz inşaat demirinden bir parça) bulundurmak enerji akışına iyi gelebilir.

Mars retrosu hava grubunda olduğun için dua ile sağaltmak en uygunudur. En 11 gün süre ile ” Ya Selam Celle Celalühü” 131 defa güneş saatinde okumak kazalara karşı koruyucu etki sağlayacaktır. 

 

Bu zor günlerde, öncelikle kendimiz, çocuklarımız, ülkemiz ve  bütünün hayrı için Yaradana dua etmeyi unutmayalım.

Sodep Saatlerindeyiz!!!

Sirius; Sodep, Soltist, Sobdet, Silyan, Akyıldız, Büyük Köpek Takım Yıldızı, Şira Yıldızı isimleriyle birçok kaynakta geçen, Canis Majör takım yıldızının Güneşidir. Tüm kadim ırklar tarafından kabul görmüştür.

 

Eski Mısır’ın en büyük kraliyet yıldızı olan Sirius’un, Güneş ile aynı boylamda kavuşum yaptığı günü yılbaşı kabul edilip Sodep günü olarak kutlarmış. Mısır astrolojisine göre çıkartılan bugünün haritalarında, dünya üzerinde yaşanacak olasılıklar yorumlanırmış. Güneş’ten sonra dünyada çıplak göz ile görülen en parlak yıldız olan Sirius’un Antik Mısır’daki yapılarda özellikle piramitlerin yapımında ve Şanlıurfa'da bulunan Göbekli Tepe’nin yapım aşamasında büyük öneme sahip olduğunu görülmüştür. Göbekli Tepe’de bulunan dev iki anıt taşının ve diğer çemberimsi yapıların, Sirius yıldızının M.Ö 9000’li yıllarda Göbekli Tepe ile aynı hizalama da olduğu simülasyonlarla izlenmiştir.

 

Gökyüzündeki görünümünden dolayı “Büyük Köpek Takım yıldızı” adını alan Sirius, Türk destanlarında sıkça geçen Gök-Börü olarak bilinen Kurt Asena'yı temsil eder. Sadece Türklerde değil birçok toplumun mitolojisinde ve kültürlerinde de bahsedilmektedir. Roma mitolojisinin en temel sembollerinden biri, iki küçük çocuğu emziren “Kurt” mitolojisidir.
Batı Afrika’da Mali Cumhuriyeti'nde yaşayan, Dogon kabilesi ilkel, yerel bir halktır. Dogon kabilesinin iddiasına göre kendilerinin 8,6 ışık yılı uzaklıktaki Sirius gezegeninden gelmişler; Güneş’in hareketlerini, Samanyolu galaksisinde olduğunu, galaksimize komşu spiral bir galaksi daha bulunduğunu, Jüpiter’in uyduları olduğunu, Satürn’ün halkalı bir gezegen olduğunu, Ay’da kraterler bulunduğunu ve astroloji bilgilerini atalarından öğrenmişler. Günümüz teknolojisiyle bilimsel olarak ispatlanan bu bilgileri yüzyıllardır kullanan Dogonlara göre Sirius yıldızının adı İgua’dır.

 

Sirius; Sirius-A ve Sirius-B olmak üzere bir çift sefirit yıldızdır. Ezoterizmde; Sirius-A İsis’tir; kadiri olarak en parlak yıldızdır, ilahi anne olarak bilinir. Sirius-B Osiris’tir; küçük ama çok yoğundur, ölüm sonrası ve yeniden doğuşla ilgilidir. Bizim parçası olduğumuz Güneş Sistemimizin, Güneşi sayılan Sirius; bir insanın doğum haritasında olduğu yerde şans, güç ve başarı getirecektir. Kavuşum yaptığı gezegenler, evi  ve açıları çok önemlidir.

 

İslam kültüründe de alimlerce bilinir, Kuranı Kerimde Şira Yıldızı diye geçer. Necm Suresi, 49. Ayetinde geçen “Doğrusu, ‘Şi’ra yıldızınında Rabbi O’dur” bahsedilen yıldızdır.  Yine bu ayetten de anlaşıldığı üzere; Sirius'un İlahi Sisteminin, sevk ve idare merkezlerinden biri olduğu, dünyamızın yönetimi ve tekamülünde bir devre olduğu anlaşılmaktadır. 

 

Sodep günü Güneş ve Sirius’un yan yana gelip sohbet ettikleri ve 1 yıllık kaderi planladıklarına inanılır. Herşey olması gerektiği gibi olsun diye; gitmesi gereken gitsin, gelmesi gereken her ne ise gelsin diye hesap yaptıklarına inanılır. Güneş her yıl Temmuz ayının bugünlerinde Sirius’la tam kavuşum yapıyor. Bu yıl 6 Temmuzda tam kavuşum etkilerine sahip ve gece yarısına kadar yoğun enerji akışı olacağını bilmemiz gerekir.


Sirius'un Dünyamıza uzaklığı 8,5 ışık yılı ve ışığı 8,5 yıl sonra bize ulaşır. O nedenledir ki bugün yazılan kaderi 8,5 yıl sonra yaşarız.


Maneviyatın yükseldiği, farkındalığın arttığı bu mistik günü dua ederek, meditasyon yaparak geçirebiliriz. İlahi planda varlığımızı sorgulayıp, kozmik enerjiye teslim olabiliriz. 

 

Dualarımızda dünyadaki savaşların yerine barış, ülkemizde yaşanan zor günlerin yerine birlik ve düzen, ihtiyacı olan insanlar, hayvanlar ve tüm canlılar için dua etmeli ve şifa göndermeliyiz. 8,5 yıl sonra nerede, nasıl, kiminle olmak istiyorsak onu hayal edebilir; hayatımızdan çıkarmak istediğimiz tüm enerjileri sevgiyle yollayabiliriz.

 

Bu saatlerden başlayıp gece yarısına kadar 108 defa "Lux et terabin, Sothis terabin" veya 392 defa "Ya Reşid Celle Celalühü" okuyabilirsiniz.

 Güneş Aslan Burcunda

Güneş her yıl olduğu gibi bu yılda 22 Temmuz-23 Ağustos arasında, Aslan Burcu seyahatinde olacak. Aslan burçları doğum gününüz kutlu olsun.

 

Zodyakın en cömerti, gösterişi lüksü seveni, asaletlisi, elli açığı, organizatörü, eğlenmeyi seveni,  yönetmeye doyamayanı,  yargıyı sevmeyeni, candan seveni,  gaza geleni, ben ben ben diye kendini sahneye atmayı seveni, sizler iyi ki doğmuşsunuz. Bir de abartma huyunuz, kibriniz ve benim dediğim en doğrudur diyen empati eksiği halleriniz olmasa … Ama, sizi siz yapan da bu bütün haliniz değil mi zaten.

 

Aslında sizi uzun uzunda anlatmaktansa yöneticiniz Güneş’e bakmak yeterlidir. Gökyüzünde bütün ihtişamıyla parlayan, hepimize yaşam kaynağı olan Güneş’e.  Bütün gezegenler etrafında pervane, işte sizde çevrenizden bunu bekliyorsunuz. Gözler üstümde olsun, başrolde ben olayım istiyorsunuz. Aslında bu talebinizde haklısınız da, neden mi?

İlahi sistemde tüm burçların bir görevi vardır, feleğin çarkında size kral-kraliçe olma görevi düşmüş. Ne tesadüf ki sizde kendinizi tamda kral-kraliçe gibi hissediyorsunuz değil mi? Şaka bir yana tesadüf diye bir şey yok, siz bu sisteme patron olmak için gelmişsiniz. İşte bunu yapabilmeniz için gerekli ego ve özgüven, sistem tarafından size verilmiştir. Sadece dozu tutturmak gibi ayrıntıya dikkat etmeniz gerekmektedir, bu da hiç kolay değildir. Farkına vardığınız anda yaşam mücadeleniz bu olacaktır.

 

Toplumu yöneten önemli konumdaki insanlarla, özellikle sinema-tiyatro sanatçılarının doğum haritasında aktif Aslan enerjisi vardır. Sizler tutkularınızı önemsersiniz, aşkınızın peşinden gidebilirsiniz. Gösterişiniz önemli olduğu için partneriniz de güzel olsun istersiniz. Paranızın çoğunu da görselliğiniz için harcarsınız.

 

Aslan burcu kalp ile alakalıdır, kalp hastalığı riskleri vardır. Aslan burcundaki ego ile sevgiyi yok ederseniz ciddi kalp sorunlarınız olabilir. Oysa içerideki çocuksu kalbinizi dinlerseniz, “ben” diyen cümleleri daha az kurarsınız. Egonuzu kontrol altına alınca daha mutlu olabilirsiniz. 

 

Bizlerin Dünya planına gelme sebeplerimiz vardır; öğrenmemiz gerekenler ve mücadele etmemiz gerekenler. Unutmayın bu yaşamda sizin en büyük tuzağınız kibire kapılmaktır. Size verilenleri nimet görüp yönetirseniz ne âlâ, yok benim sayemde varlar mantığı yürütürseniz dibe çakılma sebebiniz olabilir. Ego ve kibir hepimizin doğasında vardır, yaşam mücadelesi için gereklidir.

Neye hizmet ettiğimizi bildikten sonra, dozunu kaçırmadıktan sonra ruhumuzun ilacı olabilirler. Yaşamlarımız da bizi biz yapan ince çizgiler vardır; aslında tüm hikayelerimiz bunlar üstüne yazılmıştır. Nerede başlamamız, nerede bitirmemiz gerektiğini ve herşeyin yerinde-dozunda gerekli olduğunu anlatan sevdiğim bir kıssa ile bitiriyorum.

 

Bilge ve öğrencisi bir sokağın köşesinde konuşurlarken yaşlı bir kadın yanlarına yaklaştı:

“Vitrinin önünde durmayın!” diye bağırdı yaşlı kadın;

“Müşterileri rahatsız ediyorsunuz.” Bilge özür diledi ve yolun karşısındaki kaldırıma geçti.

Orada konuşmayı sürdürürlerken bu kez bir polis memuru yanlarına geldi:

“Bu kaldırımı boşaltmanız gerekiyor. Birkaç dakika sonra Kont buradan geçecek.”

“Kont karşı kaldırımı kullansın” diye cevap verdi bilge polise, yerinden hiç kıpırdamadan.

Sonra öğrencisine dönüp şöyle dedi:

“Unutma; acizlere asla kibirli davranma ve kibirlilerin karşısında asla aciz kalma.”

27 Temmuz Kova Burcunda Ay Tutulması

Bugün normal Ay tutulmalarına göre uzun bir tutulma yaşayacağız, o nedenle etkisi 3 yıldan fazla sürecek. Göksel semboller bu sürecin hayli zor bir dönem olduğunu gösteriyor. Aslında içinden geçtiğimiz döneme bir göz atarsak, sürecin başladığını da görürüz. Dünya üzerindeki tabiat olayları, doğal afetler yaşanacakların sinyalleri gibi. Peki Ay, Tutulmalarla bize ne demek istiyor? Dünyaya bu kadar yaklaşıp neyi fısıldıyor?

 

Her yaklaşmanın konusu, tutulmanın gerçekleştiği burca göre değişiyor. Misal bu tutulma Ketu ve Mars eşliğinde Kova burcunda gerçekleşiyor. Toplumlar geçmiş hatalarının bedelini ödemek için harekete geçmeliler. İlerlemek için, arkamızda kalan sorunları temizleme zamanı diyebiliriz. Bunu yapmak o kadar da kolay değil, çünkü hem kabullenmek hem harekete geçmek için yüksek bilinç gerekir.

 

 Ay Tutulması Dolunayın çok güçlü olması demektir. Yani Ay; Dünyanın, bizlerin, bilinçaltımızın belli bir konuda aydınlanması için enerjiyi kesintiye uğratıyor. Normal süreçte, yıl içinde 4 tutulma yaşıyoruz. Bu tutulmaları algımızı değiştirmek için, bilinçaltımızda yatan güdülerimizi törpülemek için kullanabiliriz. İlahi sistemin bizlere gönderdiği sinyallere direnebiliriz. Dürtülerimizi kontrol edemezsek, idrakimizi düşük tutarsak yazılan kadere boyun eğeriz. Bizler Eşrefi Mahlûkat isek doğum haritam belli, kaderim bu yaşar giderim diyemeyiz.

 

İşte her tutulma bizlerin yol ayrımı gibidir. Her tutulmayı fırsat görebilirsek, bizlere ışık tuttuğunu fark edebilirsek, beynimize olan etkisiyle değiştirebiliriz. Yani tutulmaları beyin ayarlarımızı düzeltmek için kullanabiliriz.

 

Peki şahsi olarak ne yapayım derseniz? Önce affedin sonra affettirin kendinizi, zaten Merkür Retro  dile dökemezsiniz ama deneyin. İster yazın, ister hareketlerinizle deneyin. Samimi olursanız hissettirirsiniz. Çok geçerli sebeplerden dolayı konuşmadığınız annenizden, belki de yaptığı gürültüyle sizi kıran komşunuzdan, iş yerinde arkanızdan kuyunuzu kazdığını bildiğiniz arkadaşınızdan, her gün alış veriş yapıp yüzüne bile bakmadığınız kasiyerden, yanyana bir ömür geçirip hiç tanıyamadığınız eşinizden af dileyin.  Sadece insan olarak düşünmeyin; dalını kırdığınız ağaçtan, geçerken umursamadığınız sokak köpeğinden af dileyin.  Önce içinizde siz affedin, sonra sıcak bir tebessümle gözlerine bakın. İnanın siz rahatlayacaksınız, hafifleyeceksiniz yıllarca boşuna yük taşıdığınızı fark edeceksiniz.

31 Temmuz 2018 Mars Gününde,                        Mars Dünyaya En Yakınken;

Bugün Salı, Mars'ın günü. Hani büyüklerimiz; Salı günü iş başlanmaz, iyi olmaz derler ya, bunun kökeninde Mars'ın kavgacı, ateşli, yakıp kavuran namı vardır. 

 

Mars şu anki seyriyle Dünya'ya çok yakından geçiyor, haliyle bize enerjisi normal zamanlara göre daha güçlü akmakta. Geçen haftadan beri Güneş karşısında ve Uranüs'e kare açıda. 

 

Meali ne derseniz;

Mayın tarlasında geziyoruz, her adımı dikkatli atmalıyız. Mübalağa etmiyorum, gerçekten kazalara, kavgalara, agresyona, yangınlara,trafik kazalarına, uçak kazalarına, ateşle ve patlamalarla ilgili her konuya ekstra dikkat etmek gerekiyor. Yine duygusal çıkışlar, isyankar reaksiyonlar, otorite ile savaşma isteği hissedilebilir. Mars kan ve ateşli hastalıkları da temsil eder. Hava yoluyla bulaşan salgın hastalıklarda gündemde olacak gibi görünüyor.


Yapılabilecekler arasında; elektrik aksamlı, ateşli  aletlere makinelere bunların bakım ve onarımlarına dikkat etmeli,yangın söndürme tüplerini yanımızda bulundurmaya özen göstermeli,  ani öfkeye kapılmamalı, baba-koca-patron-devlet gibi otoritelerle zıtlaşmamalı hatta uzlaşmaya çalışılmalı, acele ederek hata yapabileceğimizi bilmeli, kahramanlık yapmak için tehlikeye atılmamalı, spor müsabakalarında dikkatli olmalı, sakin kalmaya çalışıp düşünerek hareket etmeliyiz.

  • Facebook Sosyal Simge
  • Instagram Sosyal Simge
bottom of page