17 Nisan 2018 Şiron Koç Burcunda, Kimlere Neler Yaşatabilir;

Şiron, yaralı şifacı olarak bilinir. Hepimizin içinde; derinlerde iyileştiremediğimiz, ulaşamadığımız ama canımızı acıtan yaralarımız vardır. Karşımızda gördüğümüz insanlarda hemen tanırız. Ona ulaşıp merhem olmak isteriz. İşte o herkesin kendi Şiron Yarasıdır. O yaradır ki bizi empatik yapar, O yaradır ki bizi şifacı yapar.

Herkesin doğum haritasında vardır ve çözmesi gereken en zor düğümüdür. Onu çözebilen acılarına meydan okumayı başarmış demektir.

Peki nedir Şiron?

Mitolojide Şiron, centaurdur; yarı insan yarı at görünümlü bir yaratıktır. Babası Satürn, deniz perisi olan Philyra'ya aşık olur, fakat Rhea ile evlidir. Satürn'ün diğer çocukları Pluto, Neptün ve Jüpiter'in aksine Şiron gizli doğmuştur, annesi de onu istememiş ilk yarasını da böylece almıştır. Centaurlar arasında ölümsüzlüğe sahip tek centaurdur.

Yalnız büyür, doğa ve hava şartlarına yalnız karşı koyar. Müzik bilgisini, savaş ve av sanatlarını, hastalıkları iyileştirici otların kullanımını, cerrahlığı, iyi ahlakı ve her türlü erdemlerini yalnız geliştirir.

Günün birinde bacağına isabet eden bir ok ile yaralanır ve büyük bir şifacı olmasına rağmen kendi yarasını iyileştiremez. Hayatın anlamını ararken de iyi bir astrolog olur. Yaşam ona bilgeliği getirince, Olympos’taki Tanrılar da eğitmesi için çocuklarını getirir, böylece öğretmen olur.

Şiron acıları dinmeyince ölümlü olmak ister, ölümsüzlüğünü de, Tanrıların ateşini Jüpiter’den alıp insanlara getiren Prometheus’a hediye eder. Şiron insanoğlu aydınlansın diye kendini feda eder. Bu fedakarlıktan çok etkilenen Jüpiter, Şiron’u kendi kurduğu Yay yıldız kümesinin sembolü haline getirir ve ölümsüzleştirir.

Mitolojide Şiron kısaca bu şekilde anlatılır,

Astroloji de ise;

1 Kasım 1977’de keşfedildiği, Satürn ve Uranüs arasında konuşlanmış düzensiz bir yörüngesi olduğu, Güneş etrafında dönmesinin yaklaşık 50 yıl kadar sürdüğü bilinir.

Dünyevi akıldan, evrensel akıla geçiş noktasında olmayı temsil eder.

1991’de kuyruklu yıldız olarak sınıflandırılmıştır. Astronomlar Şiron’un bir asteroid ya da kuyruklu yıldız olup olmadığı konusunda görüş birliğine varamamışlardır. Şiron'un astrolojik sembolü anahtara benzer.

Astroloji de yaralı şifacı olarak geçen Şiron, yarayı gördüğü an onu iyileştirmek adına çabalamayı, başkasında da gördüğü yaraya kendine aitmiş gibi sahip çıkmayı da ifade eder.

Şiron’un yarasına dostu Herakles sebep olmuştur, bizi de yaşamda en çok üzenler, yaralayanlar sevdiklerimizdir. O nedenle o yaralar çok derin olur, çok canımızı yakar.

Bugün, 9 yıllık Balık döngüsünü tamamlayıp, Koç burcuna geçen Şiron'un yolculuğu 2027 yılına kadar sürecek, en çok 1968-1977 yılı arası doğumlulara ve Koç-Aslan-Yay burçlarına yaralarını hatırlatacak.

Dünya geneli savaşlarla, intikam duygusuyla, hırsla sınanacağımız yeni bir dönem başlıyor. Bu enerjiyi şifalandırmak için kullanırsak şifaya akar, yara açmak için kullanırsak yaralar açar. Nasıl ki; cerrahın elindeki bıçak ile katilin elindeki bıçak aynı enerjinin ürünüdür ama sonuçları ortadır. İşte bu süreç tam da böyle olaylara gebe.

Bizler yaralarımızı kabul edip şifaya niyet edelim. Kimbilir belki de Mevlana'nın dediği gibi "Aldığın yara, ışığın sana akacağı yerdir."